Bir zamanlar, uzak bir köyde Keloğlan adında, her zaman başıboş gezen bir genç yaşarmış. Keloğlan, zeki değilmiş, ama yaptığı şakalarla köy halkını güldürürmüş. Ne zaman bir sorun olsa, Keloğlan hemen çözüme kavuşturmak yerine gülüp geçermiş. Ama bir gün köyde öyle büyük bir problem olmuş ki, Keloğlan’ın da ciddi bir şekilde düşünmesi gerekmiş.
Köydeki tüm tavuklar bir sabah kaybolmuş! Köylüler nehrin kenarına, dağlara bakmış, ama hiç bir iz bulamamış. Herkes telaş içinde, “Ne yapacağız? Ne olacak? Tavuklar bizim en önemli kaynağımız!” diye üzülüyormuş.
Köyün ileri yaştaki akıllı kadını, “Bu işin altından bir iş çıkıyor,” demiş. Keloğlan ise hemen bir plan yapmaya karar vermiş. Ama Keloğlan’ın aklına gelen tek şey, biraz eğlenip tavukları aramadan önce bir kahve içmekmiş.
O sırada, köyün arka bahçesinde bir tavuk görünmüş! Ancak bu tavuk diğerlerinden farklıymış; tüyleri altın gibi parlıyormuş. Tavuk Keloğlan’a bakarak, “Benim adım Akıllı Tavuk. Tavuklarımı kaybettim, ama yardım edebilirim,” demiş.
Keloğlan şaşkın bir şekilde, “Nasıl yani? Sen bir tavuksun, nasıl yardım edebilirsin ki?” diye sormuş.
Akıllı Tavuk gülümsemiş ve “Beni iyi dinle. Bütün tavuklarım kayboldu çünkü bir büyücü onları gizlemiş. Ama seni test etmek istiyorum. Eğer doğru şekilde çözüm bulursan, tavuklar geri gelecek,” demiş.
Keloğlan, biraz düşünmüş ve “Tamam, ben her şeyi çözerim!” demiş. Akıllı Tavuk ona, “Bakalım o zaman. Bir bulmaca soracağım. Eğer cevabını bilmezsen, tavuklar kaybolmaya devam eder,” demiş.
Bulmaca şuymuş: “Bütün köyler bir yere giderken, bir tane kaybolmuş. O kaybolan nedir?”
Keloğlan hemen düşünmeye başlamış. Uzun bir süre kafa yormuş ama cevabı bulamamış. Akıllı Tavuk ona biraz beklemesini söylemiş ve tekrar soruyu sormuş.
Keloğlan, bu kez bir şey fark etmiş ve cevabı bulmuş: “Kaybolan, zaman! Zaman kayboldu çünkü hepimiz aceleciydik ve kaybolan tavuklarımıza dikkat etmedik.”
Akıllı Tavuk başını sallayarak, “Aferin, Keloğlan. Zamanı doğru anladın. Şimdi tavuklar geri gelecek.”
Ve hemen tavuklar geri gelmiş! Köylüler şaşkın bir şekilde, “Tavuklarımız nerede?” diye bağırmış. O anda, tavuklar geri dönmüş ve her şey normale dönmüş.
Keloğlan, Akıllı Tavuk’a teşekkür etmiş ve köy halkına, “Bazen bir problemi çözmek için önce doğru zamanı beklemek gerekir,” demiş.
Köylüler Keloğlan’a teşekkür etmiş ve ona bir ödül vermişler. Keloğlan, başını eğerek, “Aslında Akıllı Tavuk’un bana verdiği ders çok değerliydi. Zamanında doğru çözümü bulmak her şeyden daha önemli,” demiş.
Ve o günden sonra, Keloğlan, sadece şaka yaparak değil, akıllıca düşünerek sorunları çözmeye başlamış.